15 Şubat 2012 Çarşamba

Hamurunda ne var ?

Şu insanlar ne kadar da garip değil mi?
.
.
Ne istersiniz ki bir insandan.Sözünde dur.Toplum kurallarına uy.Arkadaşarını , daha doğrusu hayatındakileri nolursa olsun sırtından vurma.Bunlar yaşamamız için baş prensipler değil mi..Ben genelde bu üç kurala uydum.Özellikle etrafımdakilere aşırı değer veren bir insan olduğumu söyler hayatımdakiler.Arada yanlış anlaşılmalar olsa da sevdiklerimi sonuna kadar korurum.Ama ya sonra...Karşılığını görememek beni yıkar,ona da bi kılıf uydurdum gerçi.İnsan ,dedim kendi kendime,hamur gibi ,neyle yoğrulursa sana onu verir.O yüzden kimseden kendi hamurundan olmasını bekleme.Onlar senin onlara verdiğini her zaman sana veremez.Özellikle çıkarları söz konusuysa ,çıra gibi mangala atacakları ilk şey sen olursun.Sonra zaten gerçekten alıştım ama onların yaptıklarını ben onlara hiç yapmadım.Bile bile kimseyi ateşe atıp o ateşte hiç ısınmadım.Aptallık belki ama onların hamurundan değilim .Bu yüzden olmuyor yapamıyorum yapmayı da tercih etmiyorum açıkcası.
.
.
İnsanların çiğlikleri de bıktırdı beni ama.Dediğim gibi eskisi kadar pek takmıyorum bunu.Neden böyle yaptı diye sorgulamıyorum.Biliyorum kendince mantıklı bi açıklaması vardır.O mantıkta bende yoktur.İyliğime karşılık beklemekten çok vefa istiyorum.O da yine hamuruna bağlı.Hamurunu kararken sana vefa göstermedilerse bir çimdikte olsa,nasıl vefa göstersin sen karşındakine .Diyorum ki beni tanıyodur kimsenin benim için ne dediğine inanmaz.Ya da varsa böyle birşey ikimiz oturur konuşur doğrusuna ereriz.O da yok.İşlerine geliyor sorgulamadan inanmak.E sen beni şimdiye kadar tanımadıysan onun bunun lafıyla cephe alabiliyorsan ...Devam et! Ben bundan sonra başka yoldan gidiyorum.Tanışmamışız hiç diyorum demek ki.Bakın bu nokta çok önemli .Geçtiğimiz cümlede geçen 'Tanışma ' kelimesi var ya şu yazının kilit noktasıdır.Bazen günlerce ,aylarca ,yıllarca zaman geçirirsiniz de tanıyamazsınız tam anlamıyla karşınızdakini.Ama tanıdım bitmiştir diyorsanız da gerçekten tanıdığınız noktasanızdır.Şüphe etmeyin karşınızdakinden.
.
.
Şu dünyada parayla elde edemeyeceğiniz tek şey gerçek sevgi ve dostluktur.Dostunuz iyi gününüzde değil kötü gününüzde belli olur.Kötü gün dostu da şu ara pek görünürde yok.En azından benimkiler bir elin parmağını geçmiyor.Ama yok da diyemem .Allah'a çok şükür böyle dostlarım var ve biribrimizi kaybetmemek için gözümüzün içine bakıyoruz.Biliyorum ki iki eli kanda olsa yardımıma koşarlar.Hatta arada soğukluk olsa ,başkaları aramıza fitne de sokmuş olsa,başım sıkıştığında bana yine koşacak arkadaşlarımı tanıyorum.Gerçeklik bu işte.İnanın  kaybetmek kadar kolay birşey yok bu dünyada.Ama bir insanı kazanmak ve hatta daha önemlisi hayattında tutabilmek var ya o meseledir işte.
.
.
Bu arada kaç gün kaç hafta kaç yıl daha yaşayacağımız belli değil ya.Ölümsüzmüş gibi yaşamayı bence bırakın artık.İnsanları kaybetmeyecek şekilde elinden tutun.Pişmanlıklarla bir insanı bu dünyadan yolculamanın size nasıl bir vicdan azabı bırakacağını sakın unutmayın.
.
.
Dostalrnızla aranıza ne olursa olsun mesafe girmesine izin vermeyin.Bu tüketim çağında sizde aşkları ,dostlukları,arkadaşlıkları çıtır ,çerez niyetine tüketmeyin.Gurur değil mesele, inanın bana.Asıl mesele gerçekleri ,zamanında yanında olmuş ama artık olmayan insanların özlemlerini dindirebilme cesareti.Bunun için kimse sizi suçlamaz,terslemez,nerdeyin de şimdi niye burdasın demez.Dostluk ve sevgi herşeyi affeder.Zaman herşeyin çaresini verirken sizden de bir adım atmanızı bekler.
.
.
Benim halan bu dünyada iyi insanlar olduğuna inancım yitmedi .Dostlukları ,sevgiyi önemseyen saf insancıklar olarak bizim tek derdimiz etrafımıza ışık olabilmek.Yedek insan olma görevi belki de.Biliyorum kendinden çok başkasının mutluğunu düşünmek size garip geliyor ama hamurunda bu varsa değiştiremezsin ve derdini kimseye anlatamazsın.Bazen kendinin mutsuz olacağını bile bile karşındakini mutlu etmek, fedakarlık yapmaktır ,dostluk ,arkadaşlık.
.
.
Hayatınızdaki insanların gidişini üzülerek beklemek yerine sadece bi adım atın.İnsanlar sizi merdiven niyetine de kullansa ya da çıra niyetine ateşlere atıp sizin ateşinizde ısınsa da bu dünyada iyi insanların varlığına inancınızı asla yitirmeyin.
.
.Pişmanlıklarınızın dineceği,dostluklarınızı ,arkadaşlıklarınızı tekrar sorgulayıp,kaybetmek yerine kazanma odaklı bir yaklaşımla hayatınızı şekillendirmenizi diliyorum.Sadece bir an durun ve sorgulayın.İşte hepsi bu kadar.
**Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı,dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı..
                                                                                       Bir Türk atasözü ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.